Yazılar
 
      BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ?

1900’lü yıllarda tişört icat edildiğinde görülmesi düşünülmemişti! Çünkü tişörtler Amerikan Ordusu askerlerinin yün kazaklarının altına giymesi amacıyla çamaşır olarak tasarlanmıştı.

Tişörtler, Hollywood yıldızları James Dean ve Marlon Brando tarafından filmlerde giysi olarak kullanılmaya başlanana kadar ordu tarafından iç çamaşırı olarak kullanılmaya devam etmiştir. Tişörtlerin bu şekilde kullanılması tüm dünyayı şok etmişti ama aynı kanda da çok popüler olmuştu!

Günümüzde düz, yazısız, resimsiz tişört bulmak artık zor olsa da 1948 yılına kadar tişörtler sadeydi. Ama 1948 yılında New York’da seçim kampanyaları için tişörtlerin üzerine ilk kez slogan basıldı.

50’li yıllara gelindiğinde artık herkes tişört giyiyor ve şirketler tişört üzerine slogan ve resim yapıştırıp hatıra eşyası olarak satıyorlardı.

Asıl patlama 1959 yılında baskı tekniklerinin geliştirilmesiyle oldu. Artık her döneme damgasını vuran yenilikler vardı. 60’lı yıllarda savaş karşıtı sloganlar taşıyan ve 80’lerde ise bol tişörtler unutulmazlar arasına girmişti bile
.

                         FIKRALAR

Küskünler

KüskünlerTemel ile dursun küsmüşler. Dursun köpeği ile geziyormuş. 
Temel - Ha bu eşekle ne gezersin? 
Dursun - Görmüyor musun o köpek. 
Temel – "Sen sus, köpeğe söyledim" demiş.

Yavaşla

Yavaşla

Temel tüm trafik kurallara uyan bir vatandaştır. Bir gün otobanda giderken yolda karşısına bir tabela çıkar. Tabelada "Yavasla 100" yazar. Temel hızını 100'e düşürür. Sonra belli bir süre gittikten sonra “Yavaşla 70” yazar. Temel hızını 70'e düşürür. Sonra “Yavasla 50” yazar, Temel hızını 50'ye düşürür.Yalnız yanından arabalar vızır vızır geçmektedirler. Sonra devam eder "Yavaşla 30" "Yavaşla 20" "Yavaşla 10"en sonunda "Yavaşla 5" yazar. Temel hızını 5'e düşürür ve devam eder. En sonunda karşısına bir tabela çıkar:

"Yavaşla Kasabasına Hoş Geldiniz"

Semsiye

Semsiye

Bir Amerikalı, bir Rus ile Temel otelde kalırken gece yarısında yangın çıkar.Panik içinde üçü de yukarı katlara koşar, ama kurtuluş yok. Çaresizlik içinde Amerikalı, odada duran bir semsiye bulur, "Başka şansım yok" diyerek şemsiyeyi açıp atlar.

Semsiye sağlam çıkar. Onu paraşüt gibi kullanarak Amerikalı sağ salim yere varır.Bunu gören Rus, yandaki odada başka bir şemsiyeyi bulup paraşüt gibi kullanarak o da kurtulur. İkisi de yukarıya bakarak merak içinde Temel'i beklerken yakınlarına hızla düsen bir cisim birden bire yere çarpar. Gidip bakarlar: Temel'miş. Hayatta ama her tarafı kırık. Amerikalı "Ne oldu?" diye sorunca Temel, "Şemsiyeyi bulamadım. Ama dolapta yağmurluk vardı"

Kurusun

Kurusun    Bir gün doktorlar, tımarhanede yaptıkları araştırmada en akıllı deliyi seçeceklermiş. Delilerden biri bahçede bulunan havuza düşmüş ve boğulmak üzereymiş. Diğer deli de havuza düşen arkadaşını kurtarmaya çalışmış. Bunu gören doktorlar arkadaşını kurtaran deliyi yanlarına çağırmışlar ve "seni en akıllı seçiyoruz" demişler. Doktorlardan biri: "Peki kurtardığın arkadaşını çağır da sana teşekkür etsin" demiş. Deli: "Gelemez ki!" Doktor: "Neden gelemezmiş?" Deli: "Çünkü kuruması için onu astım!"  

Karne

Karne  Baba, ortaokul üçüncü sınıfa giden oğlunun elinde karneyle salona girdiğini görür. "Allah allah, dönem ne çabuk bitmiş..." diye düşünür ve oğluna seslenir: 
-"Getir bakayım şu karneyi!" 
-"Al baba..." 
Adam karneye bir bakar ki, beden eğitimi ve resim dışındaki tüm dersler zayıf. 
-"Bir dediğini iki etmiyoruz, bilgisayar dedin, bilgisayar aldık, İngilizce kursu dedin İngilizce kursuna gönderdik, gitar kursu, müzik aletleri, ne istersen yapıyoruz. Kız arkadaş uğruna harcadığın çiçek parasının haddi hesabı yok. Ne bu notların hali, rezalet!" 
-"Baba... O benim karnem değil ki, senin kitaplarını karıştırıyordum, birinin arasında karnelerinden birini bulmuştum..."

                      BİLMECELER

Allah yapar yapısını, demir açar kapısını. ( kabak)
 
Altından su içerum, üstünde çayır biçerum. ( koyun)
 
Bir ufacık mil taşı, dolanır dağı taşı ( göz)
 
Buradan vurdum kılıcı, istanbuldan çıktı uci (şimşek )
 
Dağdan gelir taştan gelir bir kükremiş aslan gelir ( dere)
 
Ezan okur namaz kılmaz eş alır nikah kıymaz. (horoz)
 
Gökte açık pencere kalaylı bir tencere. ( ay)
 
Vidi vidi milidi, dış kapının kilidi, kız allah için söyle akşam gelen kim idi. (uyku)
 
Karaoğlanı kulağından asarlar. ( tava)
 
Mesel mesel meliki tırnakları oniki. ( kedi)
 
Abdest alır namzan kılmaz cemaatten geri kalmaz. ( cenaze )
 
Otuzüçtane var hepsi allh’ı anar. (tespih)
 
Pat pat eder dumanı tüter anama babama hasreti gider. ( tabanca)
 
Sarıdır sarkar düşeceğinden korkar. ( ayna)
 
Tak burda tak şurda tak kapının dibinde. ( süpürge)
 
Vurursun vurursun hiç gözünden yaş çıkmaz. ( davul)
 
Yol üstünde cansız eşek. ( köprü)

 

 
  Bugün 5 ziyaretçi (8 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol